Bölüm 2 dememin sebebi YÖK Başkanı'nın bu yeni karar değil önceki karara eklemedir demesinden kaynaklı. YÖK gerçekten garip kararlar alıyor. Dün gece dedikoduları görmüştüm ama resmi açıklamayı bekledim.
Açıklanan kararı özetlemek gerekirse tercih usulü devam edecek. Ama bu sefer söz konusu öğrenciler isterlerse kendi şehirlerindeki üniversitelerin derslerine girebilecekler. Ve bu dersler yerleştikleri üniversiteni dersleri olarak sayılacak. Para ödenmeye devam edecek. Ayrıca salt not ortalaması ile yatay geçiş imkanı getirildi.
Bu uygulamaya konulursa gerçekten tarihin en ilginç uygulaması olarak tarihe geçer. Tartışmaya açık birçok yanı var. YÖK daha uzun açıklamalar yapsa sanki daha iyi olacak gibi. Hala karışık bir durum var ortada. Bilgi eksikliği bulunması sorun olacak olsa da yine eldeki veriler ışığında durumu değerlendirmeye çalışacağım.
Tercih usulü ile ilgili geçen sefer görüşlerimi söyledim. İyi yanları var ama öğrenciler sadece kendi eğitim gördükleri alanda tercih yapabileceklerse iyi yanını azaltıyor. Şimdi diyebilirsiniz ki niye bu adam başka yere gitmek istesin. Cevap basit, herkes istediği bölümde okumuyor. Değil 1, yılını 3 yılını heba edenler var istediği bölümde okumak için. Pek tabi buradaki en büyük engel kapasite. O açıdan bu görüşümün garip olduğunu kabul etsem de belli düzenlemeler ile bunun aşılabileceği kanaatindeyim. Bir de tercihlerde kontenjan ne kadar olacak? Daha doğrusu olacak mı? Tercihlerle ilgili şimdiden bir tavsiye şayet karardan geri dönülmezse özel üniversite yazın, yoksa aşağıda anlatacağım gibi durum dengesiz olur. Gelelim karardaki diğer kısma, öğrenci isterse kapatılan okulun bulunduğu ildeki bir üniversitesinin dersine girebilir. Ama dersler yerleştirildiği okulu dersi olarak sayılır. Diploma da aynı şekilde yerleştirilen üniversitenin diploması olacak.
Açıklanan kararı özetlemek gerekirse tercih usulü devam edecek. Ama bu sefer söz konusu öğrenciler isterlerse kendi şehirlerindeki üniversitelerin derslerine girebilecekler. Ve bu dersler yerleştikleri üniversiteni dersleri olarak sayılacak. Para ödenmeye devam edecek. Ayrıca salt not ortalaması ile yatay geçiş imkanı getirildi.
Bu uygulamaya konulursa gerçekten tarihin en ilginç uygulaması olarak tarihe geçer. Tartışmaya açık birçok yanı var. YÖK daha uzun açıklamalar yapsa sanki daha iyi olacak gibi. Hala karışık bir durum var ortada. Bilgi eksikliği bulunması sorun olacak olsa da yine eldeki veriler ışığında durumu değerlendirmeye çalışacağım.
Tercih usulü ile ilgili geçen sefer görüşlerimi söyledim. İyi yanları var ama öğrenciler sadece kendi eğitim gördükleri alanda tercih yapabileceklerse iyi yanını azaltıyor. Şimdi diyebilirsiniz ki niye bu adam başka yere gitmek istesin. Cevap basit, herkes istediği bölümde okumuyor. Değil 1, yılını 3 yılını heba edenler var istediği bölümde okumak için. Pek tabi buradaki en büyük engel kapasite. O açıdan bu görüşümün garip olduğunu kabul etsem de belli düzenlemeler ile bunun aşılabileceği kanaatindeyim. Bir de tercihlerde kontenjan ne kadar olacak? Daha doğrusu olacak mı? Tercihlerle ilgili şimdiden bir tavsiye şayet karardan geri dönülmezse özel üniversite yazın, yoksa aşağıda anlatacağım gibi durum dengesiz olur. Gelelim karardaki diğer kısma, öğrenci isterse kapatılan okulun bulunduğu ildeki bir üniversitesinin dersine girebilir. Ama dersler yerleştirildiği okulu dersi olarak sayılır. Diploma da aynı şekilde yerleştirilen üniversitenin diploması olacak.
Bu kısım biraz karışık. Birçok öğrencinin isyanının bizi başka yere gönderecekler diyen YÖK, tek derdiniz buysa buyurun imkan demiş. Birçok öğrencinin bu şikayetinin üstünü kapatır gibi görünen bir karar ama görüldüğünden daha karmaşık. Ve de şehir dışından gelen adam için düzenleme düşünülmemiş. Belki o adam buraya gelmek istemiyor. Çok az kişi diye düşünülebilir ama söz konusu özel üniversiteler derece yapan öğrencileri veya başarılı sporcuları da burs vererek kendi şehirlerine getiriyordu. Hadi yüksek puan alan adam yırttı, o her türlü yerleşecek. Diğerleri?
Hadi geçelim bu kısmı az kişi etkilenecekmiş madem(ki YÖK bir kişi bile mağdur olmayacak demişti). Şimdi akla başka soru geliyor. İnsanlar hangi üniversitede özel öğrenci statüsünde ders alacak? Neye göre seçilecek? Öğrenci mi, yoksa YÖK mü seçecek, kontenjan sınırı olacak mı? Puanı önem taşıyacak mı(sanmam ama)? Bu sorular boş başta. O yüzden uzun açıklama lazım diyorum. Veya bütün öğrenciler tek yere yıkılırsa ne olacak? Bu da var. Örnekten yürüyeceğim, hadi benim fakültemde bir şekilde halledilir yeni bina vs. derken, kapasite sorunu olan bir yerde eğitim almak isterse olacak? Ona göre okullar bize gelin veya gelmeyin mi diyecek?Ona da çözüldü diyelim.
Ders konusu üzerinde duralım biraz da. Kararın en saçma kısmı burada arkadaşlar. Erasmus'ta, Farabi'de öğrencilere ders denkliği yüzünden can çekiştirirken, burada bunu yapmak ne kadar mantıklı ve de adil olacak? Dahası gideceği ile yerleşeceği okul arasında uçurum varsa ne olacak? Sınava hangisinde girecek? Gittiği okulda girerse ve yerleştiği arasında uçurum varsa bu adam ortalama konusunda haksızlığa uğramış olmayacak mı? Yerleştiğindekine girerse ve gittiği okulun eğitimi iyiyse yerleştiği okuldaki adamlara haksızlık olmayacak mı(kötüyse tam tersi)? Bunun bir de öğretim sistemi boyutu var. Ders geçme sisteminde eğitim veren bir kurumda ders alacak biri, yıllık eğitim veren bir kuruma yerleşmişse nasıl olacak? Bu ihtimalden yola çıkarak ders alacağı yerde sınava girecek diyelim o zaman da yukarıda yazdığım kısma geri dönmüş oluyoruz.Diploma ile ilgili çok bir şey denmemiş ama eski okulunun ile yerleştiği okulun bilgileri yer alacak diyen siteler var. Buna ekleme yaparak şunu sormak istiyorum. Bu adamın eğitim aldığı okul diploma da yer alacak mı? Statü farklılığı yer almasını gerektiriyor. Yoksa ver elini haksızlık. Hadi onu geçtim asıl kısmı unuttum, o kadar sene belli yerde eğitim alıp, başka yerin diplomasını almak ne kadar mantıklı? Bu yüzden birçok kişi yine kendi ilindeki özele yerleşecek tabi ki. En mantıklısı bu yukarıda dediğim gibi ama başka sorun da var. Misal başka bir okulda okuduğu bölüm olmayan adam ne yapacak? Mesele İpek Üniversitesi Dijital Oyun Tasarımı bölümüde okuyan biri ne yapacak? Adam sadece bir-iki üniversiteye gidebilir onlar da(ya da o da) İstanbul'da. Kontenjan sorunu nasıl aşılacak? Yukarıda eğitim için gidilecek okullar gibi okul kontenjan mı açacak? Yoksa belli öğrencilerin ayakta kalmasına mı neden olunacak? Kontenjan sorununun sadece bu konu ile ilgili olmadığını, hali hazırda birçok yerde normal şartlarda da bu sorunla karşı karşıya kaldığını(ki bu sene ben de yaşadım) hatırlatırım.
İlk yazıda kişi sayısının artışını örnekle gösterip, eğitimde çıkarabileceği sorunlar olduğunu yazmıştım. YÖK bana inat yapmış olacak ki(!) bu tip bir karara imza atmış. Hiç değilse kendi binalarında da eğitim şansları olmayacak? Devlet üniversitelerine haksızlık potansiyeli doğmuş olmayacak mı yine? Bu yüzden saçma bir durum var diyorum.
Hadi geçelim bu kısmı az kişi etkilenecekmiş madem(ki YÖK bir kişi bile mağdur olmayacak demişti). Şimdi akla başka soru geliyor. İnsanlar hangi üniversitede özel öğrenci statüsünde ders alacak? Neye göre seçilecek? Öğrenci mi, yoksa YÖK mü seçecek, kontenjan sınırı olacak mı? Puanı önem taşıyacak mı(sanmam ama)? Bu sorular boş başta. O yüzden uzun açıklama lazım diyorum. Veya bütün öğrenciler tek yere yıkılırsa ne olacak? Bu da var. Örnekten yürüyeceğim, hadi benim fakültemde bir şekilde halledilir yeni bina vs. derken, kapasite sorunu olan bir yerde eğitim almak isterse olacak? Ona göre okullar bize gelin veya gelmeyin mi diyecek?Ona da çözüldü diyelim.
Ders konusu üzerinde duralım biraz da. Kararın en saçma kısmı burada arkadaşlar. Erasmus'ta, Farabi'de öğrencilere ders denkliği yüzünden can çekiştirirken, burada bunu yapmak ne kadar mantıklı ve de adil olacak? Dahası gideceği ile yerleşeceği okul arasında uçurum varsa ne olacak? Sınava hangisinde girecek? Gittiği okulda girerse ve yerleştiği arasında uçurum varsa bu adam ortalama konusunda haksızlığa uğramış olmayacak mı? Yerleştiğindekine girerse ve gittiği okulun eğitimi iyiyse yerleştiği okuldaki adamlara haksızlık olmayacak mı(kötüyse tam tersi)? Bunun bir de öğretim sistemi boyutu var. Ders geçme sisteminde eğitim veren bir kurumda ders alacak biri, yıllık eğitim veren bir kuruma yerleşmişse nasıl olacak? Bu ihtimalden yola çıkarak ders alacağı yerde sınava girecek diyelim o zaman da yukarıda yazdığım kısma geri dönmüş oluyoruz.Diploma ile ilgili çok bir şey denmemiş ama eski okulunun ile yerleştiği okulun bilgileri yer alacak diyen siteler var. Buna ekleme yaparak şunu sormak istiyorum. Bu adamın eğitim aldığı okul diploma da yer alacak mı? Statü farklılığı yer almasını gerektiriyor. Yoksa ver elini haksızlık. Hadi onu geçtim asıl kısmı unuttum, o kadar sene belli yerde eğitim alıp, başka yerin diplomasını almak ne kadar mantıklı? Bu yüzden birçok kişi yine kendi ilindeki özele yerleşecek tabi ki. En mantıklısı bu yukarıda dediğim gibi ama başka sorun da var. Misal başka bir okulda okuduğu bölüm olmayan adam ne yapacak? Mesele İpek Üniversitesi Dijital Oyun Tasarımı bölümüde okuyan biri ne yapacak? Adam sadece bir-iki üniversiteye gidebilir onlar da(ya da o da) İstanbul'da. Kontenjan sorunu nasıl aşılacak? Yukarıda eğitim için gidilecek okullar gibi okul kontenjan mı açacak? Yoksa belli öğrencilerin ayakta kalmasına mı neden olunacak? Kontenjan sorununun sadece bu konu ile ilgili olmadığını, hali hazırda birçok yerde normal şartlarda da bu sorunla karşı karşıya kaldığını(ki bu sene ben de yaşadım) hatırlatırım.
İlk yazıda kişi sayısının artışını örnekle gösterip, eğitimde çıkarabileceği sorunlar olduğunu yazmıştım. YÖK bana inat yapmış olacak ki(!) bu tip bir karara imza atmış. Hiç değilse kendi binalarında da eğitim şansları olmayacak? Devlet üniversitelerine haksızlık potansiyeli doğmuş olmayacak mı yine? Bu yüzden saçma bir durum var diyorum.
Ayrıca yaz oklunda vb. sebeplerle o okullarda okuyan diğer üniversitelerin öğrencilerinin eğitimi aksatıldı. Ona yapılan haksızlığı kim ödeyecek? Bu da birçok kişinin aklına gelmeyen bir soru olsa gerek.
Yatay geçiş süresinin uzatılması ve salt not ortalaması getirilmesi güzel oldu ama yine kontenjan problemlerine geliyoruz. 65 bin kişi için dar bir çözüm yolu. Hiç değilse tercihler için taban puanları hakkında düzenleme olmayacaksa. Peki çözüm ne? O da basit, geçen sefer söyledim, kendi binasında kalsın. Kime ne zararı var ki?
Ekleme: Yazıdan önce aklımdaydı ama sonra yazmayı unuttum. Öğrenciler vakıf üniversitelerine geçince para ödeyecek ama devlet üniversitesine giderse para ödeyecek mi? Ödeyecekse indirim vs. mi yapılacak? Gerçekten neden böyle bir karar alındı anlamış değilim.
Ekleme: Yazıdan önce aklımdaydı ama sonra yazmayı unuttum. Öğrenciler vakıf üniversitelerine geçince para ödeyecek ama devlet üniversitesine giderse para ödeyecek mi? Ödeyecekse indirim vs. mi yapılacak? Gerçekten neden böyle bir karar alındı anlamış değilim.
Ayrıca YÖK kendi imajının daha fazla zedelenmemesi adına yeni bir karar almaya çekiniyor ve bu yüzden böyle zorlama bir karar çıkıyor bence. Gerçekten kötü.
E birader, sen de bir şeyi beğenmiyorsun diyebilirsiniz ama en mantıklı yolu önceki yazıda güzelce anlattım. Çözüm bu kadar basitken neden böyle garip kararlar alınıyor diye sorgularım. Yukarısı sadece soru oldu biliyorum ama gerçekten YÖK çok genel bir karar aldı. Soruların bu kadar çok oluşu bunun göstergesi. Tam ve net bir açıklama gerekli.
E birader, sen de bir şeyi beğenmiyorsun diyebilirsiniz ama en mantıklı yolu önceki yazıda güzelce anlattım. Çözüm bu kadar basitken neden böyle garip kararlar alınıyor diye sorgularım. Yukarısı sadece soru oldu biliyorum ama gerçekten YÖK çok genel bir karar aldı. Soruların bu kadar çok oluşu bunun göstergesi. Tam ve net bir açıklama gerekli.
Bir de neden bu konu üstüne bu kadar yazıyorsun diyebilirsiniz, ona da cevabım var. Söz konusu durum beni de etkileyebilir, haksız durumda birçok kişi var ve bildiğim bir alanda kendi yorumumu katmayı asla esirgemem. Sonuncusunu bilen bilir. Ve bu arada belirtmem gerek genelini bilmem ama en uzun paragraflara sahip yazı bu kesinlikle.
Yazının boş muhabbet kısmını bırakıp sonuç kısmına gelecek olursam, karar çok belirsiz bir karar. Sadece verilmiş olsun diye verilmiş gibi. Ama bu şekilde olacağı sürece birçok kişi mağdur olacak. Artık yetkili mercilerin bunu görüp buna göre düzenleme yapması gerek? Umarım herkesin memnun olacağı bir karar çıkması dileğiyle.
Son olarak ne kadar bunu yapmayı sevmesem ve istemesem de önceki yazılarımda yazdığım veriler olduğu için önceki yazıların linkini de veriyorum.
İlk Yazı(Özelden Devlete): http://deliliktir.tumblr.com/post/148192410643/%C3%B6zelden-devlete
İkinci Yazı[(Özelden Devlete (İdi)]: http://deliliktir.tumblr.com/post/148497086938/%C3%B6zelden-devlete-idi
Yazının boş muhabbet kısmını bırakıp sonuç kısmına gelecek olursam, karar çok belirsiz bir karar. Sadece verilmiş olsun diye verilmiş gibi. Ama bu şekilde olacağı sürece birçok kişi mağdur olacak. Artık yetkili mercilerin bunu görüp buna göre düzenleme yapması gerek? Umarım herkesin memnun olacağı bir karar çıkması dileğiyle.
Son olarak ne kadar bunu yapmayı sevmesem ve istemesem de önceki yazılarımda yazdığım veriler olduğu için önceki yazıların linkini de veriyorum.
İlk Yazı(Özelden Devlete): http://deliliktir.tumblr.com/post/148192410643/%C3%B6zelden-devlete
İkinci Yazı[(Özelden Devlete (İdi)]: http://deliliktir.tumblr.com/post/148497086938/%C3%B6zelden-devlete-idi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder